10 Ekim Katliamı

Grup Başkanvekillerimiz Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli, 10 Ekim 2015’te Ankara'da düzenlenen barış mitingine yönelik gerçekleştirilen bombalı saldırıya ilişkin yargılama süreçlerinde yaşanan usulsüzlüklerin ve kamu görevlilerinin olaydaki sorumluluğunun ortaya çıkarılması için TBMM Başkanlığına araştırma önergesi verdi.

Önergede şu ifadeler yer aldı:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

10 Ekim 2015’te, Ankara Tren Garı’nda, KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin düzenlediği Barış Mitingi’ne IŞİD terör örgütü tarafından düzenlenen bombalı saldırıda 104 kişi hayatını kaybetmesi üzerine görülen dava sonrasında yargılama süreçlerinde yaşanan usulsüzlükler, IŞİD terör örgütünün “insanlığa karşı suçları” ve kamu görevlilerinin sorumluluğunun ortaya çıkarılması amacıyla Anayasa’nın 98. ve İçtüzüğün 104. ve 105. maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını arz ve talep ederiz.

GEREKÇE

10 Ekim 2015’te, Ankara Tren Garı’nda, KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin düzenlediği Barış Mitingi’ne IŞİD terör örgütü tarafından düzenlenen bombalı saldırıda 104 kişi hayatını kaybetmiş yüzlerce kişi de yaralanmıştır.

IŞİD terör örgütü, Suriye’de Kürt güçleri tarafından ağır bir yenilgiye uğratılana kadar hem yurtdışında birçok katliama imza atmış hem de Reyhanlı saldırısı, Diyarbakır’da HDP mitingine saldırı, Gaziantep’te bir düğüne saldırı, Suruç Katliamı, İstanbul Taksim patlamasının da faili olarak yüzlerce sivilin ölümüne sebep olmuştur.

10 Ekim Gar Katliamı davasında çıkan veriler ışığında görülmüştür ki: Ankara'da geçmişte düzenlenen benzer mitingler için kent girişlerinde sıkı güvenlik önlemleri alınırken 10 Ekim öncesinde başkente girişlerdeki arama noktaları kaldırılmıştır. Hem mitingin katılımcıları hem de IŞİD militanları yolda durdurulmadan eylem öncesinde Ankara'ya sorunsuz ulaşmıştır. Miting için Sıhhiye Meydanı'nda 2 bin 44 polis görevlendirilmiştir. Toplanma alanı olan Gar çevresinde ise yalnızca 129 polisin olduğu tespit edilmiştir. Gar Meydanı'na gelenler herhangi bir aramadan geçirilmemiştir.

10 Ekim öncesi Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat ve Terörle Mücadele Daire Başkanlığı tarafından IŞİD'in canlı bomba saldırısı düzenleyeceğine yönelik birçok istihbaratın alındığı, İçişleri Bakanlığının katliamdaki ihmallere ilişkin yürüttüğü idari soruşturmada Emniyet ve MİT'in IŞİD'in terör saldırısı düzenleyeceğine ilişkin 62 ayrı istihbarat notu geçtiği tespit edilmiştir.

Katliamın ardından açılan davada ise birçok hukuksuzluk yaşanmıştır. Tam 9 yıl süren mahkeme sürecinde Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada aralarında Erman Ekici’nin de bulunduğu 10 sanığa 101’er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilirken, davada ‘insanlığa karşı işlenen suç’ kapsamında da yargılanan Ekici’ye bu suçtan beraat kararı verilmiştir. Diğer yandan firari sanıkların dosyası da ayrılmıştır. Mahkemeye avukatlar tarafından sunulan 256 talebin neredeyse tamamı reddedilmiştir.

10 Ekim katliamının mağdurları, olayda ihmali bulunduğu belirtilen kamu görevlilerinin de yargılanmasını talep etmiştir. Buna ilişkin o dönem İçişleri Bakanlığı idari, Ankara Başsavcılığı ise adli soruşturma başlatmıştır. Bakanlık müfettişlerinin hazırladığı 25 Şubat 2016 tarihli raporda, dönemin Ankara Emniyet Müdürü, İstihbarat Şube Müdür Vekili, TEM Şube Müdürü, eski Güvenlik Şube Müdür Vekili ve TEM Şubesi C Büro amirinin ihmali olduğuna yönelik tespitler yapılmıştır. Bütün bu tespitlere rağmen Ankara Valiliği, soruşturma izni vermemiştir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da buna karşı dava açmayınca kamu görevlilerine ilişkin soruşturma dosyası kapanmıştır. Dolayısıyla 10 Ekim Davasında bir tek kamu görevlisi bile yargılanmamıştır. Anayasa Mahkemesi (AYM), bugüne kadar Gar katliamında kamu görevlilerinin ihmaline ilişkin dosyanın kapatılmasıyla ilgili herhangi bir ihlal kararı vermemiştir.

Ülke tarihinin en büyük katliamlarından biri olan Ankara Gar Katliamı sonrasındaki yargılama süreçleri, yaşanan usulsüzlükler, IŞİD terör örgütünün “insanlığa karşı suçlar” kapsamında değerlendirilmemesi ve kamu görevlilerinin sorumluluğunun ortaya çıkarılmaması, toplumdaki adalet duygusunu zedelemektedir. TBMM çatısı altında, başta 10 Ekim Katliamı olmak üzere, IŞİD’in ülke içerisinde işlediği suçların araştırılması ve toplumsal adaletin tesis edilmesi amacıyla Meclis Araştırması açılması elzemdir.

10 Ekim 2024