Bakırhan: 2 Haziran’da daha güçlü bir oy farkıyla Hilvan’ı alacağız

Eş Genel Başkanımız Tuncer Bakırhan, hukuksuzca iptal edilen belediye seçimlerinin 2 Haziran Pazar günü tekrarlanacağı Hilvan’daydı. Önce tarım işçileriyle bir araya gelen Bakırhan, daha sonra ilçe merkezinde yapılan halk buluşmasına katıldı. Burada konuşan Bakırhan şunları söyledi: 

Merhaba gelê Curnê Reş hun bixêr hatin. Curnê Reş warê qehremana ye, warê jinê serbilind e ciwanê hêja ye. Curnê Reş, diroka kurda ye, qewmê Kurdistanê ye. Hinek hene hesabê wan ê qirêj heye. İnşallah em ê di 2yê Hezîranê de van hesabên wan xirab bikin. Em jin û ciwan û gelê Curnê Reş em ê biserkevin, biserkevin, biserkevin. 

Hilvan halkı 2 Haziran’da Kürt halkının nerede durduğunu bir kez daha gösterecektir

Çok değerli Hilvan halkı, çok değerli kadın yoldaşlarım, Barış Anneleri, yiğit gençler, hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Sizlere, buraya gelmeden önce eş genel başkanımızla birlikte ziyaret ettiğimiz Kandıra ve Edirne Cezaevinden Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın selamlarını getirdim. Yine Kobanî Kumpas Davasında ceza alan 13 yoldaşımızın selamlarını getirdim. Aldıkları haksız cezaların yerine bize Hilvan’ı kazanacak mısınız diye soruyorlardı. Ben de size soruyorum. Hilvan’ı kazanacak mıyız tekrardan? Her bijî mala we ava. Eminim ki Hilvan halkı,x önceki dönem eş genel başkanlarımızı ve yöneticilerimizi haksız şekilde tutsak eden bu zihniyete, 2 Haziran’da en büyük cevabı vererek Kürt halkının nerede durduğunu bir kez daha kanıtlayacaktır.

Kürt halkı bütün baskılara rağmen 79 belediye aldı

Biliyorsunuz çok değerli yoldaşlarımız var ve artık aramızda değiller. Bir kez daha bu vesileyle İbrahim Ayhan’ı, Feridun Yazar’ı, Muhsin Melik’i saygı ve minnetle anıyorum. Muhsin Melik kalleş bir saldırıda katledilirken bu günler için yaşamını verdi. İbrahim Ayhan sizin seçtiğiniz bir vekildi, onu bir gün rahat bırakmadılar. Sürgün yollarında yaşamını yitirdi. Feridun Yazar, 30 yıl boyunca Kürt halkının demokratik haklarına kavuşması için mücadele etti, bütün ömrünü feda etti. Kürtlerin dili, kimliği için, onurlu ve eşit bir yaşama ulaşması için emek veren ama bugün aramızda olmayan bütün yoldaşlarımıza üç arkadaşımız şahsında saygı ve minnetlerimizi gönderiyoruz. Onlara sözümüzü bir kez daha bu alanda yineliyoruz. Hiçbir bedel, hiçbir emek boşuna verilmedi. Kürt halkı bütün emeklere, bütün bedellere sahip çıkarak bütün baskılara rağmen Kürdistan’da 79 belediye aldı. Siz var olun! Hun her biji! Bu büyük mücadeleye sahip çıktığınız için, halkımız için bedel ödeyenlerin, mücadele edenlerin bayrağını dalgalandırdığınız için sizlere ne kadar minnet ve saygı duysak yeridir. 

Hilvan seçimlerinin yenilenmesi haksızlıktır

Bitlis’te 2800’e yakın oyumuz bilinçli olarak yok sayıldı, itiraz ettik ama İl Seçim Kurulu ile YSK itirazımızı reddetti. Hilvan’da belediyeyi oylarınızla aldık ama rakip partinin adaylarının, birilerinin MOBESE’lerin gördüğü bir yerde 2 sandığı ateşe vermesi üzerine seçim yenileme kararı alındı. Bitlis’te seçim yenilenmiyor, Şırnak’ta hileyle aldıkları seçim yenilenmiyor, Kars’ta kaçak ve haram seçmenlerle aldıkları seçimler yenilenmiyor ama Hilvan’da seçim yenileniyor. Bu haksızlık değil de nedir? Ama onların unuttuğu bir şey vardı. 

Onların “gerçek belediyecilik” dediği rantçılıktır ve yolsuzluktur 

Hilvan halkı 2 Haziran’da kendisinden çalınan belediyeyi tekrar güçlü bir şekilde alacaktır. Bu sadece bir belediye seçimi değildir, hırsızlık yapanlar ile Hilvan halkının seçimidir. Ben Hilvan’ı çok iyi biliyorum; Hilvan halkı onurludur, adaletsizliği ve hırsızlığı kabul etmez, kendi iradesiyle oynayanları asla kabul etmez. Bu hırsızlığı yapanlar bunu yaptığına sandıkta pişman olacaktır. Öyle değil mi kadın arkadaşlar, öyle değil mi gençler? Sanki yıllardır Hilvan’da iyi bir hizmet yürütmüşler gibi reklamları da “gerçek belediyecilik”. Yahu sizin gerçek belediyeciliğiniz yolsuzluktur, usulsüzlüktür, adaletsizliktir. Sizin “gerçek belediyecilik” dediğiniz belediyelerde rantçılığın alası yapılıyor, hırsızlığın ve yolsuzluğun alası yapılıyor. Sizin “gerçek belediye” dediğiniz yerlerde yol yok, kaldırım yok, su yok, hizmet yok. Gençlere ve kadınlara hizmet sunacak tek bir yer yok. 20 yıldır bu ülkenin başına bela olan, belediyelerin kaynaklarını çarçur eden, halkı yok sayan, belediyelerin kapısını halka kapatan bu anlayış çıkıp gerçek belediyecilik diyor. Gerçek belediyecilik orada değil Siirt’te, Batman’da, Amed’de, Dersim’de, Karaçoban’dadır. Gerçek belediyecilik Kürdistan’ın dört bir yanında demokratik toplumcu yerel yönetimlerdir. Gerçek belediyecilik yapanlar da hırsızlık, yolsuzluk yapmaz. 

Halkımızın iradesini gasp edenleri, hile yapanları 2 Haziran’da göndereceğiz

Bizim iktidar partisinden aldığımız belediyeler borç batağında. Kayyımlardan aldığımız belediyeler 100 yıl dahi ödesek kapanmayacak bir borç batağına batırılmış. Bizim onlardan aldığımız belediyelerde ne kadın ne hizmet ne yoksul ne emekçi halk var. Varsa yoksa ihale var, usulsüzlük, ailecilik, akrabasını işe koyma var. Bunların elleri semada başları seccadede gibi duruyor ama akılları haramdadır, hak yemektedir. Bu haram yiyenleri, halkımızın iradesini gasp edenleri inşallah 2 Haziran’da göndereceğiz. Hile yapanlara sandıkta iyi bir ders vereceğiz. Hilvan gibi böylesine bereketli toprakları ve tarihi bir geçmişi olan bir kentin yolu ve kaldırımı böyle mi olur? Çamur içinde, toz içinde. Sanki hiç hizmet verilmemiş bir köy görünümde. Biz burayı güçlü bir şekilde aldığımızda adaletin ve hizmetin ne olduğunu göreceksiniz. 

İŞKUR'u AKP’nin ilçe binası haline getirmişler 

Utanmadan ne diyorlar? “Bize oy verin, İŞKUR aracılığı ile çocuklarınızı işe koyacağız”. E be yalancılar, 22 yıldır iktidardaydınız, niye şimdiye kadar koymadınız da seçime 3 gün kala çocuklarımızı işe koyuyorsunuz? Be hırsızlar, be hak yiyenler! Sanıyorlar ki Hilvan’ın gençleri, emekçileri bu yalana kanacak. Bunlara adalet, kalkınma diyorlar ama yalan ve haramın dışında bir şey bilmiyorlar. İŞKUR’u AKP’nin ilçe binası haline getirmişler. İŞKUR bir partinin değil devletin kurumudur, demek ki İŞKUR sizin emrinizdedir. İşe alacağız dediğiniz insanları işe alacaksınız, girişini yapacaksınız, 3 gün sonra da kapının önüne koyacaksınız. Öyle değil mi? Bugüne kadar AKP verdiği hangi sözü yerine getirmiştir? İktidara geldiklerinde adaletli davranacaklarını söylemişlerdi. 22 yıldır Türkiye’nin Kürt illerinin yaşadığı kadar büyük bir adaletsizlik acaba Cumhuriyet tarihinde bu topraklarda yapıldı mı, hayır. 22 yıldır partizanlık ve usulsüzlük yapan, kendi partisini zenginleştiren bu kadar rantçı bir parti var mı? Adalet diyorlar ama emin olun onların elinde kırık bir adalet terazisi dahi yok. Bunlar zannediyorlar ki tekrar Kürtleri, Hilvanlıları kandıracaklar. Aş iş getirmediniz insanlarımız göç yollarında, insanlarımız kendi doğdukları yerlerde geçinemedikleri için mevsimlik tarım işçisi olarak çaya ve fındığa gidiyor. İnsanlar 3-5 kuruş için o yollarda canlarını veriyor. Yalancılar! Türkiye’nin bütçesini batırdınız, tarımı batırdınız, hayvancılığı batırdınız, insanları kuru ekmeğe muhtaç ettiniz. Şimdi seçime 3 gün kala size iş vereceklermiş. Buna inandınız mı? Bakın ne kadar adil olduklarını göreceksiniz. Belediyenin çay bahçesi var. Önce bir yandaşa kira veriyor, o da belediyenin bahçesini seçim bürosu olarak kullanıyor. Belediyenin bahçesi AKP’nin seçim bürosu değildir; Hilvan halkınındır, gençlerindir, kadınlarındır. Biz geldiğimizde o belediye bahçesinin kapısını en önce kadın arkadaşlara açacağız. Eş başkanlarımızın dediği gibi çayı, simidi, poğaçayı da parayla satmayacağız. Kadınlar ve gençler sosyalleşmek için, zaman geçirmek için o çay bahçesinde oturacaklar. Şimdi size soruyorum 22 yıldır Hilvan nerede? Fırat barajının 5 km yakınında. Su var mı, yok. Fırat barajının hemen kenarındaki bir ilçede öyle bir su olmalıdır ki burası bu bölgenin en güçlü tarım ve hayvancılığını yapmalıdır. 5 km öteden su getirmiyorlar. Su olmasına rağmen susuz bırakanlar şimdi Hilvan’a hizmet getireceklerini söylüyorlar. Bunlara kanmayın. Bunlar yalan söylüyor. Bunlar belediyeyi sizlerden yalan dolanla alarak 5 yıllarını yeniden usulsüzlükle bitirmeye çalışacaklar. Size söylüyorum; AKP 22 yıldır iktidardadır, DEDAŞ’a borcu olmayan var mı? DEDAŞ olmuş DEHAK. Halkın elektriğini kesiyor. Hasta mı var, diyalize bağlı insan mı var, süt emen bebek mi var, yiyecek mi var hiç umurlarında değil. DEDAŞ’ı bela etmişler Kürtlerin başına. DEDAŞ yüksek fiyata yüksek faizlerle elektrik faturası kesiyor. 

Yolsuzluk yapanlara sandıkta büyük bir ders verdik

Biz bunlara yerel seçimde büyük ders verdik. İnşallah önümüzdeki günlerde tekrar bunlara gereken dersi vereceğiz. DEM Parti olarak Türkiye yönetimine ortak olacağımız günler uzak değil. Kimse 31 Mart’ta AKP’nin böyle büyük kaybedeceğini bekliyor muydu? Ama biz ne yaptık? Onurlu Kürt halkı, onurlu Türkiye halkları, onurlu kadınlar ve gençler olarak usulsüzlük yapanlara, yolsuzluk yapanlara sandıkta büyük bir ders verdik. Türkiye’nin her yerinde, Kürdistan’ın birçok yerinde seçim kaybetmişler, şimdi Hilvan’ı alacaklarını söylüyorlar. Hilvan; yolsuzluk yapanlara, dilini ve kimliğini reddedenlere, yaşadığın her yere terörist diyen anlayışlara sandıkta gerekli cevabı ver. Sen onurlusun, sen yiğitsin, sen güçlüsün; sen 40 yıldır zulme, faşizme, baskıya, zindana, yokluğa ve yoksulluğa boyun eğmedin. Bundan sonra da yalanlara eğmeyeceksin. 

Hilvan’da kadınların gidip sosyalleşeceği ya da ürettikleri mal ve hizmetleri pazara sunacağı, kültür ve sanatla uğraşacağı tek bir mekan var mı? Hilvan Belediyesi diyor ki kadınlar evde hizmet etsin ya da tarlada mevsimlik işçi olarak çalışsın ama sosyal yaşamı olmasın. Kadınlar siyasette olmasın, eş başkan olmasın, kadın olmasın diyorlar. 

Uyuşturucuyu bilerek Kürt illerinde yaygınlaştırmaya çalışıyorlar. Son 22 yılda uyuşturucu tacirlerini, mafyayı, çeteleri koruyan bir bakanlıkları vardı. O bakanlığın tek bir işi vardı. Kürdistan coğrafyasını yoksullaştırmak, gençsizleştirmek, kadınlara iş ve aş olanaklarını kapatmak, Kürtleri topraklarından göçerterek buraları insansızlaştırmak. Ama sert kayaya çarptılar. Bin yıllardır bu coğrafyada yaşayan Kürt halkı duruşuyla onlara “biz toprağımıza, işimize, yerel yönetimlerimize sahip çıkacağız” dedi.
  
Hilvan’da onlar ceplerine çalışıyor ama biz gençlere ve kadınlara iş olanakları sağlayacağız

Sizlere söz veriyoruz; belediyenin en önemli hizmetlerinden biri kadınlara ve gençlere olacak. Gençler doğduğu bu topraklarda doyacak, göç yollarına düşmeyecek. Kadın arkadaşlarımız okuyacak, üretim kooperatifleriyle birlikte aile ekonomisine katkı sunacak. Mevsimlik işçilerin haklarını koruyacağız. Gençlerimize ve kadın yoldaşlarımıza iş olanakları yaratacağız. Onlar kendi ceplerine çalışıyor ama biz Hilvan halkına çalışacağız. 

Bizim dilimize bilinmeyen dil diyenlere sandıkta büyük bir ders vermeye var mısın Hilvan? Normalleşme diyorlar ama “Kürtler hariç” diyorlar. Erdoğan’ın normalleşme dediği süreçte 500’e yakın arkadaşımız gözaltına alındı, en az yarısı tutuklandı. Erdoğan’ın normalleşme dediği süreçte Kürtçe hizmet sunduğu için bir kafe sahibi gözaltına alındı. 

Bunlar dilimizin ve kültürümüzün düşmanıdır

Bunlar sadece coğrafyamızın değil dilimizin ve kültürümüzün de düşmanıdır. O zaman ne yapacağız? Bizden olan, bizim olan; dilimize, kültürümüze, bütçemize, yaşamımıza ve yerel yönetimlerimize sahip çıkan DEM Partinin adaylarını, yani kendi arkadaşlarınızı seçeceksiniz. Sadece sizlere değil vicdanlı bütün Hilvanlılara sesleniyorum. Hangi Hilvanlı böylesine hileyle yenilenme kararı alınmış bu seçimde AKP’ye oy verecek? AKP’li vicdanlı Kürtlere sesleniyorum. Hilvan halkı onurludur, hangi siyasi partiden olursa olsun vicdansızlığın karşısında durmalıdır. AKP’lilerden de bu yalan, bu usulsüz, bu haram seçimde DEM Parti adaylarına oy vererek bir daha kimsenin hile yapmaması için iradelerini yansıtmalarını istiyoruz. 

Bu ülkenin en büyük huzursuzluk kaynağı sizsiniz

“DEM Gelirse huzur kaçacak” diyorlar. Yalancılar, bu ülkenin huzurunu siz kaçırdınız siz! Cezaevlerini Kürtlerle doldurdunuz. Kürt konser veremiyor, dilini kullanamıyor. Kürt’ün olduğu her yere operasyon yapıyorsunuz, savaş çığırtkanlığı yapıyorsunuz. Kürt neredeyse onu düşman görüyorsunuz. Sizler bu ülkenin en büyük huzursuzluk kaynağısınız. Akşama kadar kürsüde elinizde mikrofon Kürtlere parmak sallıyorsunuz. Emin olun ki sizin kadar huzursuzluk yaratan, sizin kadar bu halkları rahatsız eden, sizin kadar Türkiye halkının bıktığı başka bir parti yoktur. Biz huzurun, adaletin ve insanca yaşamanın teminatıyız. Bizim belediyelerimizde huzur var, adalet var. 

Başkanlarımız kimin hizmete ihtiyacı varsa önceliği ona verecek

Yüzlerce belediyemize kayyım atadılar, duydunuz mu tek bir DEM Partili belediyenin hırsızlık yaptığını? Ama biz tekrar belediyeleri aldığımızda ne kadar hırsızlık ve yoksulluk yapıldığını hepsini ortaya çıkardık. Belediye binalarına pankartlarla astık. Dolayısıyla bir huzursuzluk kaynağı varsa o da sizsiniz. Kadın, genç, kültür, dil düşmanı varsa o da sizsiniz. Siz giderseniz bu memlekete huzur gelir. 

Arkadaşlarımız 2 Haziran’da seçildiklerinde oy vermiş vermemiş diye ayrım yapmayacak. Belediyenin kapısı Hilvan’da yaşayan herkese açık olacak. Kim hizmet istiyorsa, kimin hizmete ihtiyacı varsa önceliği ona verecek. Biz adaletliyiz. Biz Şeyh Saidlerin, Seyid Rızaların torunlarıyız. Biz canını veren ama bildiklerinden vazgeçmeyen İbrahimlerin, Muhsin Meliklerin yoldaşlarıyız. Kürtler bu coğrafyada insanca yaşasın, aş ve iş bulsun, ayrımcılığa uğramasın istiyoruz. Kürtlerin iradesine kayyım atanmasın, Kürtler demokratik haklarına kavuşsun diye mücadele ediyoruz. 31 Mart’ta dersini alanlara, bu seçimlerde kırmızı kart göstererek bu ülkeyi huzura kavuşturacağımız günler çok yakındır.

2 Haziran’da daha güçlü bir oy farkıyla Hilvan’ı alacağız

Değerli Hilvan halkı, bakın ayette ne diyor? “Ey iman edenler; kendinizin, anne babanızın aleyhine bile olsa adaleti ayakta tutun”. Şimdi Hilvan’daki seçimi yenileyenler adaletten uzaklaştı mı? Peki, bu ayete göre bu yolsuzluğu, bu haksızlığı yapanlar nedir? Suç işlemiş günahkarlardır değil mi? İşte bunlar akşama kadar sözde okudukları Kuran-ı Kerim’e ters düşen pratikler içerisindedirler. Bunların aklı fikri haram ve hilededir. Değerli halkımız, inşallah 2 Haziran’da daha güçlü bir oy farkıyla Hilvan’ı alacak mıyız? Sizden iki söz daha almak istiyorum. Sandıklar yakılmasın, çalınmasın diye sandıkları koruyacak mıyız? Gençler, bu sandık koruma işi sizin ve kadın arkadaşlarındır. Oy kullanan ama çeşitli sebeplerden dolayı mevsimlik tarım işçisi olarak Hilvan’ın dışında bulunan arkadaşlarımızı, akrabalarımızı sandığa davet edecek miyiz? 

Dem Parti’yi yerelde ve genelde iktidar yapalım ki cezaevleri özgürleşsin


Gençlerin bir talebi vardı. Emin olun ki bir gün cezaevindeki bütün siyasi tutsaklar özgürleşecek, tecrit kalkacak. Bu ülkedeki cezaevleri fabrika olacak. Cezaevinde bulunan birçok insanın haksız ve hukuksuz yattığını bilmeyen yok. Siyasi tutsakların tamamı AKP’nin tercihiyle yatıyor. İşte sandıkta güçlü oy alalım, Dem Parti’yi yerelde ve genelde iktidar yapalım ki cezaevleri özgürleşsin, siyasi tutsaklar özgürleşsin. 

Bekir Bozdağ kimdir, Meclis Başkanvekilidir. TBMM Başkanvekili oraya seçildikten sonra tarafsız olma yemini ediyor. Peki, tarafsız olması gereken Meclis Başkanvekili neyin çalışmasını yapıyor? AKP’nin. Bunların her tarafı yanlış ve hile. Biz Sırrı Süreyya Önder’i hiçbir seçim çalışmasına kattık mı? Biz böylesine titiz kurallara uyarken ve haksızlık yapmayan bir duruş ortaya yaparken, onlar iktidarın olanaklarını kullanarak gelip seçim çalışması yapıyorlar. 

Var mısınız daha güçlü şekilde partinizin yanında yer almaya?

İşte bu iktidarın olanaklarını kullananlar, tarafsız olması gerekenler taraf tutuyor. Siz onlardan daha çok partinizin tarafını tutun. Var mısınız daha güçlü şekilde partinizin yanında yer almaya? Normalde Meclis’in bize verdiği kırmızı plakalar vardı. Ben sırf seçim çalışmasına geliyorum diye arabayı Ankara’ya bıraktım. Amed’den arkadaşlarımızın aracına binerek geldim. İşte adaletsizlik, hırsızlık, yolsuzluk ile hak mücadelesinin seçimlerine gireceğiz. Adalet kazanacak, hak kazanacak. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Buradan büyük bir müjde bekliyoruz. 

Ez ji bo pêşwaziya we coşa we ez we pîroz dikim. Di seri de hevalênme yên jin ciwanên me yên hêja dayikên birûmet re dibêjim serkeftin. Biminin dixêr û xweşiyê de. Em li benda mizginiya we ne. Hunê ji bo hevalên girtîgehan mizginiyek mezin bidin me. 

Siz kazanacaksınız, Kürt halkı kazanacak

Değerli arkadaşlarımız Garibe ve Serhan yoldaşları tanıyorsunuz. Garibe arkadaşımızla biraz önce mevsimlik tarım işçilerini ziyarete gittik. Kendisinin orada ortaya koyduğu çerçeveden o kadar etkilendim ki bir insan bu kadar nitelikli, bu kadar davasına ve insanına bağlı olabilir. Bu kadar pırıl pırıl kadın arkadaşlara hizmet edecek. Garibe hevalî siz Hilvan halkının vicdanına emanet ediyorum. Serhan Paydaş. Paydaş ailesini çok iyi tanıyorum. Mücadelenin içerisinde yer aldılar, yan çizmediler, ağayız beyiz demediler. Sizlere hizmet etmek için mücadele ettiler. Böylesine pırıl pırıl, böylesine nitelikli iki arkadaşı aşacak başka aday varsa oyunuzu onlara verin. Ama eğer yok diyorsanız, eğer bu iki pırıl pırıl insan bizim insanımız diyorsanız onlar için çalışın. Çünkü bu iki arkadaşımız değil emek ve değer kazanacak, bedel kazanacak Siz kazanacaksınız, Kürt halkı kazanacak. Hepinizi sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Serkeftin. 

30 Mayıs 2024