Halklar ve İnançlar Komisyonumuzun açıklaması:
Bugün, Yahudi Soykırımı Anma Günü’nde bu büyük insanlık suçunun ve utancının neden olduğu acıları paylaşıyor, soykırımda yaşamını yitiren milyonları hüzünle ve saygıyla anıyoruz.
Sovyetler Birliği askerlerinin 1945’te Nazi kampı Auschwitz-Birkenau’dan 7 bin kişiyi özgürlüğüne kavuşturduğu gün olan 27 Ocak, 2005 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu (BMGK) tarafından “Holokost Kurbanlarını Anma Günü” olarak ilan edildi. Nazi kampının kapatılışının 80’inci yılında, soykırımda hayatlarını kaybeden Yahudiler şahsında faşist Nazilerin katliamına uğrayan Romanlar, Sovyet tutsaklar, engelliler, Yahova Şahitleri ve muhalif milyonlarca insanı anıyoruz.
Bunca yıkım, acı, utanca rağmen halen katliamların yaşanıyor olması insanlık utancını derinleştiriyor, acıları katmerliyor. Oysa milyonlarca insanın her türlü mezalimle katledildiği Yahudi Soykırımından çıkarılması gereken en büyük ders bu katliamların bir daha asla tekrarlanmaması olmalıydı. Ne yazık ki egemen zihniyet, tekçi ve üstüncü anlayışlar sürdüğü müddetçe, failleri, coğrafyası, tarihi değişse de aynı katliamlar yaşanmaya devam ediyor.
Soykırımlar, insanlığın onuruna vurulmuş en büyük darbelerdir. Tarihsel adaleti sağlamak, bu suçların kökenlerine inerek yüzleşmekten ve hatırlamaktan geçer. O yüzden daha eşit, özgür, bir arada yaşamak temel bir hak olduğu kadar yaşanan soykırımları, utancı, acıyı, yıkımı sona erdirecek yegane çözümdür aynı zamanda. Halkların kendi kimliği ve inancı ile bir arada özgürce yaşamaları dışında bir başka şans yok. Barış politikalarının yürütülmesi, tekçilik, nefret söylemi ve antisemitizmle mücadele bu soykırımın bizlere bıraktığı en büyük görevdir.
Gazze’den Rojava’ya kadar süren savaşlar ve dramlar yıllar sonra bugün andığımız soykırım utancına benzer utançlar bırakmaktan başka bir işe yaramayacaktır. Bu toprakların halkları olarak, yaşatılan tüm acıları sahiplenmek, mağdur edilen halklardan ve inanç gruplarından özür dilemek, tarihsel adaleti tesis etmenin ilk adımıdır. Faillerin sorumluluğunu ortaya koymak ve geçmişin karanlık izlerini onarmak, gelecekte benzer felaketlerin önünü kapatacaktır.
Bir daha asla! İnsanlık bir daha karanlığa mahkûm olmasın diye, mücadeleyi büyütmekten vazgeçmeyeceğiz.
DEM Parti Halklar ve İnançlar Komisyonu
27 Ocak 2025