Yerel yönetimlerde kadınların eşit temsiliyeti

Grup Başkanvekillerimiz Gülistan Kılıç Koçyiğit ve Sezai Temelli, kadınların yerel siyasette eşit temsili ve yerel karar mekanizmalarına eşit katılımı amacıyla ilgili kanunlarda değişiklik yapılması için kanun teklifi verdi:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Kadınların yerel siyasette eşit temsili ve yerel karar mekanizmalarına eşit katılımı amacıyla bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifimiz gerekçesi ile ekte sunulmuştur.

Gereğini bilgilerinize arz ederim.

GENEL GEREKÇE

Yerel demokrasinin sağlıklı işleyişi, toplumun tüm öznelerinin olduğu gibi kadınların da aktif katılımını gerektirmektedir. Ancak, mevcut durumda hem merkezi hem de yerel düzeyde, kadınların siyasal alanda yeterince temsil edilmediği gözlemlenmektedir. Bu durum, demokratik süreçlerin gelişimini ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasını zorlaştırmaktadır. Dolayısıyla, yerel yönetimlerdeki toplumsal cinsiyet temelli eşit temsil konusunda önemli bir tartışma mevcuttur. 

Eşit temsil, demokrasinin güçlenmesini sağlar, toplumun tüm kesimlerinin ihtiyaçlarının daha iyi anlaşılmasına ve karşılanmasına katkıda bulunur. Ayrıca, kadınların siyasal karar alma süreçlerine eşit katılımı, kadınların yaşamın tüm alanlarında katılımını teşvik eder ve toplumsal cinsiyet eşitliğini destekler. Dolayısıyla, daha kapsayıcı ve demokratik bir yapılanma için kadınların siyasal alanda eşit ve etkin bir şekilde yer alması kritik öneme sahiptir.

Türkiye'de, kadınlar seçme ve seçilme hakkını, yerel seçimler için 1930, genel seçimler için ise 1934 yılında kazanmıştır. Bu tarihten itibaren kadınlar, parlamentoda ve belediyelerde yer almaya başlamışlardır. 1935 yılında yapılan genel seçimlerde 17 kadın milletvekili Meclis'e girmiştir. Ancak, kadın milletvekili oranları zaman içinde artmamış, hatta istikrarlı bir şekilde düşmüş ve 2007 yılına kadar yüzde 4,5 civarında kalmıştır. Meclis'te kadın temsil oranı 2007'de yüzde 9,1; 2011'de yüzde 14,3; 7 Haziran 2015'te yüzde 17,6; 1 Kasım 2015'te ise yüzde 14,7; 2018’de yüzde 17,1 olan kadın temsil oranı, 28. Dönem’de yüzde 20,1'e yükselmiştir.

Kadınların siyasal hak kazanımlarının üzerinden yıllar geçmesine rağmen varılan noktada Türkiye’de kadınların siyasal temsilinde oransal olarak anlamlı bir artış -ne yazık ki- söz konusu değildir. Meclis’in kuruluşunun üzerinden 104, kadınların seçme ve seçilme hakkını kazanmasının üzerinden ise 94 yıl geçmiş olmasına rağmen, partimizin eşit temsiliyet konusundaki öncülüğüne rağmen kadınların parlamentodaki temsilinin %20,1’de kaldığı, yerel yönetimlerdeki kadın temsiliyetinin ise resmi verilere göre %5,5 civarında seyrettiği gerçeği önümüzde durmaktadır.

2004, 2009, 2014, 2019 ve 2024 yerel seçimlerinde kadın temsili değerlendirildiğinde, kadınlar için temsil eşitsizliği sorununun devam ettiği görülmektedir. Her dört seçimde de kadınların resmi temsil oranı %10'un üzerine bile çıkmamıştır. Eşbaşkanlık modelimiz ile birlikte seçilen kadın belediye eşbaşkanlarının içinden sadece resmi statüde olanları bu istatistiklere dahil edilmiştir. Halbuki, 2014 yılından beri sayısız belediyede Eşbaşkanlık sistemi ile kadınlar fiili olarak Eşbaşkanlık yapmaktadır. Bu veriler, yerel siyasette kadın temsilinin yetersiz olduğunu ve bu sorunun sadece siyasal değil, aynı zamanda ekonomik ve sosyolojik boyutlarıyla ele alınması gerektiğini vurgulamaktadır.

HDP, yerel seçimlere 2014 yılında itibaren Eşbaşkanlık modeli ile girmiş, kazanılan belediyeler Eşbaşkanlık ile yönetilmiştir. Yani, kazanılan tüm belediyeler kadınların her kademede yönetim ve karar mekanizmalarına eşit katılımı ile yönetilmeye başlanmıştır. Eşbaşkanlık, sadece yetki ve karara ortak olmak anlamına gelmekle kalmayıp, aynı zamanda kentin kadınları, çocukları, gençleri, engellileri ve kamu kaynaklarından eşit ve adil biçimde faydalanamayan tüm toplumsal gruplar ve kimlikler için eşitlik, adalet ve barış için bir adım olmuştur. Eşit temsiliyet ilkesi, kadın dostu kentler, çocuk dostu kentler, engelli dostu kentler ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliğini Gözeten Bütçeleme gibi sayısız uygulama ve politikanın geliştirilmesini desteklemiştir.

Eşbaşkanlık sistemi, mutlak bir kadın-erkek eşitliğinin gerçekleşebilmesi için, tarihsel olarak zihinlere yerleştirilmiş bütün cinsiyetçi kodlamaların çözülmesinin yolunu açacak niteliktedir. Bir toplumda kadının görünürlüğü ve söz sahibi olma iradesi ne kadar artarsa, kadına biçilen cinsiyetçi roller de o kadar aşınır ve zaman içinde toplumun kadına bakış açısı değişip dönüşmek zorunda kalır. Bu bağlamda Eşbaşkanlık, kadınların siyaset alanında görünürlüğünü, iradesini, rengini ve sesini etkin kılmayı amaçlar.

Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı, Türkiye tarafından 21 Kasım 1988 tarihinde imzalanmış ve 9 Aralık 1992 tarihinde onaylanmıştır. Anayasanın 90. Maddesinde ise; “Usulüne uygun olarak yürürlüğe konulmuş Milletlerarası antlaşmalar, kanun hükmündedir.” denilmektedir. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın “Yerel Makamların Görevleri İçin Gereken Uygun İdari Örgütlenme ve Kaynaklar” başlıklı 6. Maddesi’nde ise “Kanunla düzenlenmiş daha genel hükümlere halel getirmemek koşuluyla, yerel makamlar kendi iç idari örgütlenmelerini, bunları yerel ihtiyaçlarla uyumlu kılmak ve etkin idare sağlamak amacıyla, kendileri kararlaştırabileceklerdir.” düzenlemesi yer almaktadır. Yerel Makamlar ile ilgili hüküm içeren bu maddede Eşbaşkanlık sistemi tümüyle yer almaktadır.

Anayasa’nın 127. Maddesine göre; “Mahalli İdareler, il, belediye veya köy halkının mahalli müşterek ihtiyaçlarını karşılamak üzere kuruluş esasları kanunla belirtilen ve karar organları, gene kanunda gösterilen, seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan kamu tüzel kişilerdir. Mahalli idarelerin kuruluş ve görevleri ile yetkileri, yerinden yönetim ilkesine uygun olarak kanunla düzenlenir.” Anayasa’nın 124. Maddesi ile kamu tüzel kişiliklerinin kendi görev alanlarını ilgilendiren kanunların ve tüzüklerin uygulanmasını sağlamak üzere ve bunlara aykırı olmamak şartıyla yönetmelikler çıkarabileceği hüküm altına alınmıştır.

Belirtilen kanun maddeleri ve Uluslararası Anlaşmalar dikkate alındığında, Eşbaşkanlık görevinin kamu yararına ve kanunlara uygun olduğu anlaşılacaktır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesi, eşit temsiliyete dayalı yönetim anlayışını geliştirmenin yerel demokrasiyi güçlendireceği, etkin, verimli, kolektivizme dayalı katılımcılık esası ile halkın ihtiyaçlarını dikkate alan bir hizmet üretmek amacıyla Uluslararası Sözleşmeler, Anayasa ve Kanunları da esas alarak belediye başkanlıklarından belediye meclislerine kadar kadınların yerel yönetimlerde karar mekanizmalarına aktif katılımının artırılması, eşitlik sisteminin yasal düzenlemeye kavuşturulması şarttır.

Bu anlamda yerel yönetimin tüm yönetim kademelerinde kadınların eşit temsilinin sağlanması, kadın ile erkek arasındaki eşitliğin siyasi boyutta hayata geçirilmesi için belediye başkanlığına tanımlanan imza yetkisinin eşbaşkanlara olmak üzere çift imza yetkisi olarak verilmesi öngörülmüştür.

MADDE GEREKÇELERİ

MADDE 1 – Madde değişikliği ile mahalli idarelerde belediye eşbaşkanlığı, il genel meclisi üyeliği veya belediye meclisi üyeliğinde en az yüzde elli oran ile kadınların eşit temsil edilmesi sağlanmış olacaktır.

MADDE 2 – Madde değişikliği ile büyükşehir belediyelerinde Eşbaşkanlık getirilerek kadınların eşit temsil edilmesi sağlanmış olacaktır.

MADDE 3 – Madde değişikliği ile büyükşehir belediyelerin tüm organlarında en az yüzde elli oran ile kadınların eşit temsil edilmesi sağlanmış olacaktır.

MADDE 4 – Madde değişikliği ile belediyelerde Eşbaşkanlık getirilerek kadınların eşit temsil edilmesi sağlanmış olacaktır.

MADDE 5 – Madde değişikliği ile belediyelerin tüm organlarında en az yüzde elli oran ile kadınların eşit temsil edilmesi sağlanmış olacaktır.

MADDE 6 – Yürürlük maddesidir.

MADDE 7 – Yürütme maddesidir.

 

KADINLARIN YEREL SİYASETTE EŞİT TEMSİLİ VE YEREL KARAR MEKANİZMALARINA EŞİT KATILIMI AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ

MADDE 1 – 18/1/1984 tarihli ve 2972 sayılı Mahalli İdareler ile Mahalle Muhtarlıkları ve İhtiyar Heyetleri Seçimi Hakkında Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.

“Siyasi partiler; eşit temsiliyete dayanan belediye eşbaşkanlığının yanı sıra il genel meclisi üyeliği ve/veya belediye meclisi üyeliğinde en az yüzde elli oran ile kadınların eşit temsil edilmesi için gerekli sayıda kadın aday gösterir.”

MADDE 2 – 10/7/2004 tarihli ve 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanununun 17’nci maddesine birinci fıkrasından önce olmak üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Büyükşehir belediyelerde, imza yetkisi biri kadında ve biri erkekte olmak üzere çift imza yetkisine sahip iki büyükşehir belediye eşbaşkanı bulunur. Büyükşehir belediye eşbaşkanları, bu Kanunda büyükşehir belediye başkanı için öngörülen hükümlere tabidir. Bu Kanunda ve diğer mevzuatta büyükşehir belediye başkanına yapılan atıflar belediye eşbaşkanlarına yapılmış sayılır.”

MADDE 3 – 5216 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“EK MADDE 4- Büyükşehir belediyelerin tüm organlarında en az yüzde elli oran ile kadınların eşit şekilde temsil edilmesi ve tüm birimlerinde en az yüzde elli oran ile kadınların eşit şekilde yönetici olarak atanması sağlanır.”

MADDE 4 – 3/7/2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 37’nci maddesine birinci fıkrasından önce olmak üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.

“Belediyelerde, imza yetkisi biri kadında ve biri erkekte olmak üzere çift imza yetkisine sahip iki belediye eşbaşkanı bulunur. Belediye eşbaşkanları, bu Kanunda belediye başkanı için öngörülen hükümlere tabidir. Bu Kanunda ve diğer mevzuatta belediye başkanına yapılan atıflar belediye eşbaşkanlarına yapılmış sayılır.”

MADDE 5 – 5393 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.

“EK MADDE 4- Belediyelerin tüm organlarında en az yüzde elli oran ile kadınların eşit şekilde temsil edilmesi ve tüm birimlerinde en az yüzde elli oran ile kadınların eşit şekilde yönetici olarak atanması sağlanır.”

MADDE 6 – Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.

MADDE 7 – Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.

8 Mayıs 2024